Sensör Nedir? Ne Türde Sensörler Vardır?
Sensörlerin çoğunlukta olduğu bir dünyada yaşamaktayız. Bir şeyin varlığını tespit etmede, oda sıcaklığını ayarlamayla, dumanı veya ateşi tespit etmede, garaj kapılarında ışıkları yakarak hayatlarımızı kolaylaştırmak için evlerimizde, ofislerimizde, otomobillerimizde farklı Sensör türleri kullanıyoruz.
Sensör Nedir ? Bu Farklı Sensör Türlerinin Farklı Türleri Nelerdir? Ayrıntılarını incelemeye başlamadan önce, otomatik bir sistemin basit bir örneğine göz atacağız;
Gerçek Zamanlı Sensör Uygulamaları
Burada bahsettiğimiz örnek uçakların oto pilot sistemidir. Neredeyse tüm sivil ve askeri uçaklar, Otomatik Uçuş Kontrol sistemi özelliğine sahiptir.
Otomatik Uçuş Kontrol Sistemi, hız kontrolü, yükseklik, konum, kapılar, engel, yakıt, manevra ve daha birçok gibi çeşitli görevler için çeşitli sensörlerden oluşur. Bir bilgisayar tüm bu sensörlerden veri alır ve bunları önceden tasarlanmış değerlerle karşılaştırarak işler.
Bilgisayar daha sonra, düzgün bir uçuşa yardımcı olan motorlar, kanatçıklar, dümen araçları gibi farklı parçalara kontrol sinyali verir. Sensörler, Bilgisayarlar ve Mekanik kombinasyonu, düzlemi Otopilot Modunda çalıştırmayı mümkün kılar.
Tüm parametreler yani Bilgisayarlar’a girdi veren Sensörler, Bilgisayarlar (sistemin beyinleri) ve mekanik kısmı da başarılı bir otomatik sistemin oluşturulmasında da aynı derecede önemlidir.
Ancak bu yazıda, bir sistemin Sensörler bölümüne odaklanacağız ve Sensörlerle ilgili farklı kullanım alanlarına bakacağız.
Sensör Nedir?
Bir sensörün sayısız tanımları vardır, ancak bir Sensör’ü belirli bir fiziksel miktara (giriş) göre bir çıkış (sinyal) sağlayan bir giriş cihazı olarak tanımlamak doğru olur.
Bir Sensör tanımındaki “giriş cihazı” terimi, bir ana kontrol sistemine (bir İşlemci veya Mikroişlemci gibi) giriş sağlayan daha büyük bir sistemin parçası olduğu anlamına gelir.
Bir Sensörün benzersiz bir diğer tanımı şöyledir: Sinyalleri bir enerji alanından elektrik alanına çeviren bir cihazdır. Sensörün tanımını bir örnekle daha iyi kavrayabiliriz.
Bir sensörün en basit örneği LDR veya Hafif Bağımlı Dirençtir. Bu, dayanıklılığı, maruz kaldığı ışığın yoğunluğuna göre değişen bir cihazdır. Bir LDR’ye düşen ışık çok olduğunda, direnci çok daha az olur ve ışık daha az olduğunda iyi, LDR direnci çok yüksek olur.
Bu LDR’yi bir gerilim bölücüsüne (diğer dirençle birlikte) bağlayabilir ve LDR’deki gerilim düşüşünü kontrol edebiliriz. Bu voltaj, LDR’ye düşen ışık miktarına göre kalibre edilebilir.
Sensörlerin Sınıflandırılması
Farklı yazarlar ve uzmanlar tarafından yapılmış birçok sensör sınıflandırması vardır. Bazıları çok basit ve bazıları çok karmaşıktır. Aşağıdaki sensör sınıflandırması, konu uzmanı tarafından zaten kullanılabilir, ancak bu sensörlerin çok basit bir sınıflandırmasıdır.
Sensörlerin ilk sınıflandırmasında Aktif ve Pasif olarak ikiye ayrılırlar. Aktif Sensörler, harici uyarma sinyali veya güç sinyali gerektiren sensörlerdir.
Öte yandan, Pasif Sensörler herhangi bir harici güç sinyali gerektirmez ve doğrudan çıkış tepkisi üretir.
Diğer sınıflandırma tipi sensörde kullanılan algılama araçlarına dayanır. Algılama araçlarından bazıları Elektrik, Biyolojik, Kimyasal, Radyoaktif vb.
Bir sonraki sınıflandırma, dönüşüm fenomesine, yani girdi ve çıktıya dayanır. Genel dönüşüm fenomenlerinin bazıları Fotoelektrik, Termoelektrik, Elektrokimyasal, Elektromanyetik, Termooptik vb. olarak sınıflanabilir..
Sensörlerin son sınıflandırması Analog ve Dijital Sensörlerdir. Analog Sensörler, ölçülen miktara göre analog bir çıkış yani sürekli bir çıkış sinyali üretirler.
Dijital Sensörler, Analog Sensörlerin aksine, ayrık veya dijital verilerle çalışır. Dönüşüm ve iletim için kullanılan dijital sensörlerdeki veriler doğada dijitaltir.
Çok başarılı bir yazı.. Çok anlaşılır.. Teşekkürler ismitekno ekibi
Biz teşekkür ederiz
Sensörlerin ne işe yaradığını da paylaşabilirmisiniz
hemen ilgileniyoruz
Bu konu hakkında merak ettiğim bütün soruların yanıtını aldım���� çok başarılı bir yazı olmuş.. tebrik ederim����
Beğendiğinize sevindim. Başarılar
başarılı bir yazı gerçekten de katılıyorum tüm ekibe teşekkürler…
Teşekkürler hocam 🙂